Hint Astrolojisine göre Mart, Türkiye haritası özelinde, 20 senedir devam eden Venüs Dasa’ sının bitip, Güneş Dasa’ sının başlaması nedeni ile son derece önemli bir yere sahip.
Ülke olarak, 2 Mart 2000 tarihinde başlayan ve yine 2 Mart 2020 tarihinde sona eren 20 yıllık Venüs Dasa’ mızdan sonra, 2 Mart 2026 tarihine kadar, 6 sene boyunca, Güneş Dasa’ mızı yaşıyor olacağız.
Tüm bu süre zarfında, Vedik Astrolojisine göre Güneş gezegenin ziyaret ettiği burç kuşakları ve evlerin temsil ettiği konular, Türkiye açısından ciddi şekilde önem arz edecek.
Ayrıca Güneş gezegeni Türkiye’ nin kuruluş anı – Yani Rasi- haritasında 3. Evinin yönetici gezegeni olduğundan, bu evin temsil ettiği konular da -çok uzun süredir belirttiğim gibi başta komşularımızla ilişkilerimiz olmak üzere- önümüzdeki 6 senelik periyoda damgasını vuracak.
Önümüzdeki 6 sene boyunca gündemimizi işgal edecek olan Üçüncü evin temsil ettiği diğer konulara göz atacak olursak:
Ulaşım: Hava, kara ve deniz olmak üzere ülke sınırları dahilindeki otoyollar, köprüler, raylı sistemler, otomobil-araba, toplu taşıma gibi tüm taşıma yolları. Kısaca trafik oluşturan tüm sistemler ve bu sistemler üzerinde etkin olabilecek hava/doğa koşullarına bağlı kazalar.
İletişim: Bilgi ve haber veren her türlü gazete, dergi, TV, radyo, telefon, email ve günümüzde çok önemli bir bilgi edinme aracı haline gelen SOSYAL MEDYA-İNTERNET
Kurumlar: Reklam, medya-edebiyat ilintili kuruluşlar ve Eğitim Bakanlığı.
Yukarıda saydığım konu başlıklarına baktığımızda, Türkiye haritasının, özellikle kötücül gezegen enerjileri altında sıkıştığında, sıkıntılı tecrübeler yaşama potansiyelinin yükseldiğini, ülke üzerinde trafik yaratan ulaşım yolları alakalı istenemeyen kazalar tecrübe edebileceğimizi öngörmek mümkün.
Ayrıca eğitimciler, sosyal medya, gazeteciler, yazarlar, düşünce üreten kişilerle alakalı kısıtlayıcı etkilerle önümüzdeki yıllarda sık sık muhatap olacağız.
6 sene gibi uzun bir periyottan bahsettiğimiz için 3 Mart sabahı tüm bu saydığım şeylerin vuku bulduğu bir dünyaya elbette gözlerimizi açmayacağız!
Bu bir süreç ve kendini çok geniş bir zaman diliminde gerçekleştiriyor olacak.
Ancak bu noktada hem komşularımız, hem de ulaşım-iletişim kaynaklı yaşayabileceğimiz sorunlarla birlikte Güneş Dasa periyodumuzun kendi içerisinde çok önemli ve çok özel bir fırsatı da barındırdığını -yazılarımı takip edenler hatırlayacaklar- bir kez daha hatırlatmak istiyorum.
Güneş, Türkiye haritasında çok önemli ve özel bir güçle konumlanmış bir gezegendir.
Terazi Burcu içerisinde evet düşüşte/debil’ dir.
Ancak Vedik Astrolojisine göre en büyük koruma veren iki Yoga’ nın, her ikisinin de oluşması noktasında görev almıştır ve bu sebeple hiç ummadığımız şekilde, mucize yaratacak, büyük badirelerin ardından bize büyük fırsatlar getirebilecek kadar güçlü ve özeldir.
Astrolojik olarak özetleyecek olursak:
Güneş Dasa süresince, önümüzdeki 6 sene boyunca Türkiye ulaşım-haberleşme-eğitim ve komşu ülkelerle ilişikliler anlamında büyük sınavların içerisinde zorlu deneyimler yaşayacaktır.
Ancak tüm bu sıkıntılı zamanların sonunda hiç ummadığımız kadar karlı, başarılı ve bizim daha iyi olmamıza, güçlenmemize aracılık edecek şekilde sonuçlar elde etmemiz de son derece mümkündür.
Yeni liderlerin sivrilmeye başlaması, ışığı ve kararlılığı ile Türkiye’ yi ileriye götürmesi de mümkündür. Çünkü Güneş astrolojide liderlerin doğal temsilcisidir.
Ancak şu hiç unutulmamalıdır: Süreç kesinlikle zorlu olacak ve canımızı yakacaktır!
Mart ayına özel olarak ise Güneş gezegeni ayın 14’ üne kadar Türkiye’ nin hava-deniz trafiği ile ithalat/ihracat etkinliklerini mercek altında tutacak.
Göçmenler ve adalet ilintili sorunlar da Mart ayının ilk yarısında ülkemizi yabancı ülkeler nezdinde konuşulur kılmaya devam edecek.
15 Mart ve sonrasında ise Hint Astrolojisine göre Balık Burcu seyrine başlayacak olan Güneş; Dünya devletlerinin Türkiye’ ye bakış açısını, dünya ülkeleri arasındaki statümüzü, devlet otoritesinin başı aracılığı ile etkili şekilde kullanmamız gerekliliğine vurgu yaparak kendini hissettirecek.
Özellikle Türkiye’ ye karşı düşmanca hareketler içerisinde olan devletlerin politikaları 24 Mart Yeni Ay süreci içerisinde ciddi şekilde gündemin başlığı haline gelebilir.
Venüs’ ün Vedik Astrolojisine göre Koç Burcu içerisinde oluşu, Türkiye’ nin yabancı ülkeler nezdinde sürekli sıkışan politik durumuna müttefiklerinden destek geleceğine, yardım ve finansal destek anlamında bazı olumlu girişimlerin yapılabileceğine de işaret etmekte.
Özellikle 9 Mart tarihinde tam komşularımızı gösteren 3. Evimiz içerisinde gerçekleşecek olan Dolunay süreci; başlamış ve etkilerini deneyimlediğimiz komşularımız ilintili problemlerimize bir sonuçlanma, çözüm bekleyen havada kalmış konuların netleşmesi enerjisine aktiflik kazandırabilir.
*6-7 Mart tarihlerinde Yay-Kova-Yengeç Burç kuşakları üzerinde enerjilerini birleştirecek olan gezegenler; dış ülkelerle olan ilişkilerimiz kaynaklı bazı ekonomik hassasiyetlerin oluşması,
*10-11 Mart tarihlerinde Kova-Koç-Başak Burç kuşakları üzerinde enerjilerini birleştirecek olan gezegenler; Türkiye’ nin toprak bütünlüğü, sınırları, vatan-bayrak-vatanseverlik gibi konu başlıklarını olduğu kadar, toprak kaymaları, madenler, hava koşullarına bağlı felaketler gibi konuların tetiklenmesi,
*14-15 Mart tarihlerinde Koç-İkizler-Akrep Burç kuşakları üzerinde enerjilerini birleştirecek olan gezegenler; Türkiye’ nin dostu ve düşmanını açıkça ayırt edebileceği bazı saldırıları tecrübe etmesine,
Potansiyel oluşturmakta.
Türkiye haritası üzerinde 1.-7. Evlerimiz arasında tüm Mart ayı boyunca hakim olacak Kala Sarpa Yoga Enerjisi bizi maalesef dış ülkeler ile karşı karşıya sık sık getireceğe benzemektedir.
Bir dikkat çekici tarih aralığı ise 21-25 Mart tarihlerinde Güneş gezegeninin Node’ ların arasına girişi ile yaşanacak.
Bu dönemde devlet otoritemizin kendisini dış dünyaya çok etkili şekilde anlatması, Türkiye’ nin durumunu net şekilde ortaya koyarak gereğini talep etmesi; yani tereddütsüz şekilde otoritesini ve haklılığını hissettirmesi gerekecek.
10-20 Mart tarih aralığı bir başka astrolojik tetikleyici açısından da dikkat çekici.
10 Ocak 2020 Ay Tutulması derecelerine yakın noktalara temas edecek Mars, Türkiye’ nin yakın ilişkide olduğu dış dünya devletleri arasında yine savaş-restleşme seslerinin yükseleceğine işaret etmekte.
Özetleyecek olursak, Mart ayının tamamında Türkiye’ nin dış politikası sırat köprüsünden geçeceğe benzemektedir.
Türkiye’ nin dış dünya ile ilişkisi böylesine bir kıskacın içerisinde iken Dolar, altın, faiz, borsa gibi spekülatif kazanç araçları için sabit bir seyir izleme potansiyeli de pek sürpriz olmaz.
Tüm bunlar Türkiye’ nin haritası özelinde yaşanırken, dünya geneline baktığımızda da son derece zorlu gezegen yerleşimleri hepimizi yakından ilgilendiren olayları tetikleyecek enerjiler barındırmaktalar.
Zira Hint Astrolojisine göre Plüton, Satürn’ ün yanına geçmiş bulunmakta ve 22 Mart itibariyle 3. bir kötücül gezegen olan Mars da yanlarına katılıyor olacak.
Mars: Silah, savaş, öfke ve kan demek.
Plüton: Devlet, iktidar güçler, diktatörler, mafya örgütleri, yıkım getiren güç, büyük dönüşüm demek.
Satürn: Kısıtlamalar, sonlanmalar, dönüşümler, ölüm demek.
Bu 3 gezegen 22 Mart – 4 Mayıs tarih aralığında Oğlak Burcu içerisinde, dünya üzerinde ve Türkiye için büyük bir dönüşümün başlamasına aracılık etmek üzere bir araya gelecekler.
Mars, Plüton ve Satürn’ ün Astrolojik olarak temsil ettiği konu başlıklarını sıraladıktan sonra daha fazla açıklama yapmaya gerek duymuyorum…
Satürn ve Plüton 2,5 sene boyunca Oğlak Burcu içerisinde birlikte olacaklar.
Düzen değişiyor ve biz de buna şahitlik edeceğiz. Güç el değiştirecek bir anlamda. Alışılagelmiş düşünce kalıpları kırılacak. Ama öncesinde fanatik düşüncede ve aşırı uçta olanların zıtlaşmasını deneyimleyeceğiz.
Satürn, Plüton ve Mars’ ın 22 Mart tarihinde Türkiye haritası üzerinde yapacağı kavuşumun etkileri ise 8. Ev bağlantılı çalışacak.
Bu ev felaketler, ölümler, büyük skandallar ve ekonomi ile yakından bağlantılı.
22 Mart – 4 Mayıs arasında ekonomik anlamda büyük iniş-çıkışlar, iflaslar ciddi dalgalanmalar yaşanması mümkün.
İktidar güçleri arasında anlaşmazlıkların su yüze çıkması, çözülmeler yaşanması da ihtimal dahlindeki etkiler arasında.
Ayrıca felaket tanımı yapabileceğimiz olayların vukuu bulması da maalesef olası gözüküyor.
Özellikle Jüpiter yanlarına gelene, yani Nisan ayına kadar, çok riskli sayılabilecek bir gökyüzü bizi Mart ayında deprem de dahil patlama, yangın, terörist eylemler gibi pek çok üzücü olayla yüzleştirebilir.
Corona virüsüne gelince…
Jüpiter’ in özellikle Nisan ayında düşüşte yerleşeceği Oğlak Burcu içerisine geçişi ile birlikte güç kaybetmesi nedeni ile şifalandırıcı etkilerinden dünyayı mahrum bırakma olasılığı bir hayli yükselmektedir.
Kaldı ki Ocak 2020 tarihinde yaşanan Ay Tutulması, Çin’ in ülke haritasında halkın genel sağlığını gösteren 6. Evinde ve kayıplar- ölümlerle ilişkili 12. Ev hattı üzerinde gerçekleşmiştir.
Üstelik bu tutulmanın yolu üzerinde kalan ülkelerden bir tanesi de Çin’ dir. (Bir diğer bölge de Ortadoğu idi! )
Bu da en azından tutulmayı izleyen 6 aylık periyotta Çin açısından suların durulmayacağına işaret ederken; tüm dünya açısından sürecin sıkı şekilde takip edilmesi gerekliliğini de vurgulamaktadır.
Çin’ in yaşadığı bu olumsuzluğun etkilerini düzeltmesi, Rahu- Ketu hattı Hint Astrolojisine göre yer değiştirip; Eylül 2020’ de başka burç kuşaklarına geçene kadar mümkün gibi durmamaktadır.
Çin, Dünya ticaret ve iletişiminde hatırı sayılır bir yere sahip olduğundan, geri kalan ülkelerin de konudan etkilenmemeleri mümkün değildir.
Türkiye’ nin halk sağlığını gösteren 6. Evinin sahibi Mars’ ın da Mart sonu itibariyle Plüton ve Satürn gibi 2 kötücül gezegenin arasına gireceğini düşünerek, tedbiri elden bırakmamakta fayda görmekteyim…
Sevgilerimle,
©Hint Astroloğu
2 Mart 2020