Vedik Astrolojisine göre Türkiye haritası üzerinde çok yoğun gezegen enerjilerinin hakim olacağı 2020’ nin son 2 ayına girmekteyiz.
Kasım ayı enerjileri üzerine hazırladığım bu yazıyı ve özellikle de Türkiye ile ilgili yazdığım tüm yazıları okurken dikkate almanız gereken bir noktayı belirtmek istiyorum:
Maalesef ki bu yazılar, teknik bilgi detayı vermeden kaleme alınması anlamsız olacak türden yazılardır. O nedenle içerisinde pek çok astrolojik tanımla ve açıklama ile birlikte sizlere aktarılmaktadır. Vakit ayırıp okuduğunuz yazının, laf kalabalığından ibaret olup olmadığını anlamanızın yolu da budur. Çünkü siz de düşünecek olursanız sadece “bu ay toprak kayması olacak, faiz yükselecek, borsa düşecek” vb. gibi öngörüleri alt alta sıralarsanız zaten %50 şansla isabetli bir öngörü yapmışsınız demektir. Ve bunun da kahve ya da iskambil falına bakarak bir ön görüde bulunmak ile arasında hiçbir fark yoktur. Astroloji çok daha detaylı ve içinde muazzam bilgelik, istatistik birikimi olan bir konudur. Sizler için bu yazıları hazırlarken inanın önümde –daha önceden okunup, çoktan hatmedilmiş olsa bile!- yüzlerce doküman ve minimum 4 kitap açılmış şekilde titiz bir çalışma yapılmaktadır. Ayrıca ben şahsen eminim ki; “neyi” “neden” söylediğini teknik olarak açıklama zahmetine giren tüm astroloji üzerine çalışan kişiler bu emeği tereddütsüz şekilde sarf etmektedirler. Bu nedenle teknik detayların çok fazla olduğu bu tür yazıları eğer “anlamıyor” ya da “anlamakta zorlanıyorsanız” bunun normal bir durum olduğunu peşinen kabul etmeniz gerektiği konusunda sizi uyarmak durumundayım. Bir genel kültür birikimi olarak “ev” nedir? “gezegenler” neleri temsil eder? “iyicil” “kötücül” nedir? Gibi kavramları biraz araştırıp öğrenmeyi eğer vaktiniz ve ilginiz varsa tercih de edebilirsiniz. (Ben bunu elimden geldiğince çok kısa tanımlamalar ile “Kısa Bilgiler” bölümünde yapmaya çalışıyorum.) Ya da teknik detayları anlamayı bir kenara bırakarak, direkt olarak sonuç cümlelerine odaklanabilirsiniz. Bu sizin bileceğiniz bir iştir. Ancak aşağıda aktardığım yorumların teknik birikimden arındırılarak kaleme alınması, maalesef anlamsız ve yavan bir çalışma olmaktan öteye gidemeyecektir. Bu konuda anlayışlarınızı rica ediyorum…
Kasım ve Aralık aylarını bizim açımızdan bu denli dikkat çekici kılan etki; hiç şüphesiz ki 30 Kasım 2020 tarihinde Türkiye’ nin 12. Evi ve 14 Aralık 2020’ de 6. Evi üzerinde yaşanacak olan Ay ve Güneş Tutulmaları olacak.
Ancak öncelikle tarih sırasına göre gezegenlerin yapacağı hareketler üzerinden Türkiye haritası etkilerine bakmakta fayda var…
Neptün:
Şu anda Hint Astrolojisine göre Türkiye’ nin 9. Evinde bulunan Neptün, Kuruluş/Rasi haritasındaki Retro Uranüs’ün ve Ketu’ nun üzerinden geçmekte.
Şubat 2020’ nin sonlarına kadar da bu geçişini yaparken yine Boğa-Akrep Aksında seyrini sürdüren Rahu-Ketu’ nun tam orta noktasında bulunuyor olacak.
Neptün’ ün sırlar, gizemler ve tam aydınlatılamayan olaylar ile olan ilgisi, Node’ ların arasına girmesi ile birlikte karmanın kaçınılmaz olarak işlemesinden sorumlu bekçilerin işlerine koyulmasına aracılık edecek.
Yani: Neptün’ ün Rahu ve Ketu’ nun arasına yerleşmesi Türkiye Haritasında 9. Ev ilintili alanları sıkıştıracağı için bu evin temsil ettiği konuları ilgilendiren bazı skandalların, gizlenmeye çalışılan sırların ortaya döküleceğini, aldatılanların bunu kaçınılmaz olarak fark edeceğini işaret etmekte.
9. Ev en başta devlet başkanlarını, adalet sistemini, göçmenleri, din ilişkili kişi ve fikirleri, akademik camiayı, dış işleri bakanlığını, diyaneti, birleşmiş milletleri, lojistik sektörünü, basın-yayın endüstrisini, üniversiteleri temsil eder.
Yani Kasım, Aralık, Ocak ve Şubat ayları içerisinde:
Devleti temsil eden kişilerle veya dış işleri bakanlığı, basın-yayın sektörünün önde gelen isimleri, akademisyenler-profesörler ile ilgili bazı sırların, skandalların ortaya dökülmesi, açıklanması, adalete aykırı uygulamaların ifşa olması söz konusu olabileceği gibi diyanet ya da üniversiteler gibi kurumlar ilintili ya da mülteciler-göçmenler alakalı toplumu şok edecek bazı haberler de gündeme gelebilir.
Neptün ile ilgili son olarak, kendisinin astrolojide petrol göstergesi olduğunu ve Node’ ların arasında sıkışmasından dolayı özellikle petrol fiyatları ile ilgili Şubat sonuna kadar çok dalgalı bir piyasa seyri yaşanması riski olduğunu da belirtmek isterim.
Merkür-Venüs ve Yeni Ay Süreci:
Vedik Astrolojisine göre Ekim ayında Retro/ Gerileme hareketine Türkiye’ nin 5. Evi içerisinde başlayan Merkür, 4 Kasım itibariyle düz seyrine geri dönüyor olacak.
Bu esnada hala daha Mars ve Satürn’ den sert görünümler almaya devam edeceği için 28 Kasım’ da Terazi Burcunu terk edip, Akrep Burcuna geçiş yapacağı tarihe kadar, Türkiye’ nin 5. Evi üzerindeki olumsuz etkisinden sıyrılabilmesinin kolay olmayacağını düşünmekteyim.
Türkiye haritasının en fazla gezegen yerleşimine sahip olan Burç Kuşağı Hint Astrolojsine göre maalesef 5. Evidir.
Bu da, Terazi Burcu üzerinden geçen ya da görünümde tutan gezegen transitlerinin Türkiye’ ye ciddi etkiler vermesine neden olmaktadır.
Çünkü 1 ve 4. Evlerinin Yöneticisi Merkür; 5 ve 12. Evlerinin Yöneticisi Venüs; 3. Evinin yöneticisi Güneş; 8 ve 9. Evlerinin yöneticisi Satürn, hepsi birlikte mercek altına girmektedir.
Bir haritayı meydana getiren toplam 12 Ev olduğunu düşünürseniz, bunların 7 tanesinin mercek altına girmesinin, ciddi bir sıkıntının yaşanabilme potansiyeline aracılık edeceğini kolayca anlayabilirsiniz.
Burada esas problem Mars’ ın 8. Görünümü ile Satürn ile birlikte bu evi sıkıştırmaya devam etmesidir.
İkincil olarak da Retro’ dan düz harekete geçecek olan Merkür burada istasyon yapacağı için Venüs’ ün 16 Kasım’ da Terazi Burcuna geçişine kadar Türkiye’ nin 5. Evi ve diğer gezegenlerin temsil ettiği konularda maalesef pek bir rahatlama olmayacaktır.
Şimdi gelelim 5. Evin Mundane/ Ülke Astrolojisi için hangi konuları temsil ettiğine:
Vatandaşların mutluluğu ya da mutsuzluğu, Borsa başta olmak üzere spekülatif kazanç araçları, medya-sanat-eğlence sektörü ve bu sektöre dahil olan çalışanlar, sosyetik insanlar, ünlüler, eğitim sistemi, elçilikler ve diplomatlar, kamu binaları, çocuklar ve çocuklarla ilgili olaylar.
5. Evimizin Kasım ortasına kadar alacağı olumsuz etkiler; ekonomik olarak Borsa ve spekülatif kazanç araçları ile ilgili yatırımlara çok dikkat edilmesi gerektiğini göstermektedir.
Spekülatif kazanç araçlarından kastım sadece hisse senetleri ile ilgili değildir.
Siz bir eve ayın başında para bağlayıp, o ayın sonunda aldığınız evi satıp, kısa vadede büyük bir kar elde ediyorsanız; uzun vadeli olarak düşünülen bir arsa-ev yatırımı bile spekülatif yatırım aracı haline gelmektedir.
Üzerinde hızlı al-sat işlemi gerçekleştirdiğiniz uzun vadeli olmayan yatırımlarınız 5. Evin konusudur.
Aynı şey devlet ekonomisi için de geçerlidir.
Unutmayalım ki; Ekim ayında, 5. Evimiz üzerinde Merkür Retro hareketini yaptığı ve Satürn ile Mars’ ın görünümü altında olduğu esnada da piyasada faiz, kur vs üzerinde beklenenin çok dışında gelişmeler yaşanmıştır.
Bu etki Kasım ortasına, Venüs Terazi seyrine başlayana kadar, devam edecektir.
Ayrıca elbette medyada öne çıkan kişi veya kurumlarla ilgili bazı gelişmeler Kasım ortasına kadar halkın dikkatini çekmeye başlayabilir. Sinema-sanat-sahne veya siyaset dünyasından medyatik/tanınan bir kişinin ayın ilk yarısında geçerli olacak Güneş-Mars görünümü nedeni ile ölümü ile de sarsılabiliriz.
Eğitim sistemimiz ile alakalı tam bir netliğin Kasım ortasına kadar yakalanamayacağını da düşünmekteyim. Pandemi süreci ile birlikte mevcut duruma göre yap-boz şeklinde ilerleyen sistemin normalize olmaya başlaması 16 Kasım ve sonrasında mümkün gözükmektedir.
Ay ortasına kadar toplumu rahatsız edebilecek çocuklar ilintili taciz, şiddet benzeri olayların da maalesef gündeme düşerek kamuoyunu rahatsız edebilmesi mümkündür.
5. Evin temsil ettiği bir başka konu olan elçilikler ve diplomatlarımız ilintili bazı olayların tüm Kasım boyunca dikkat çekici başlıklar arasında yer alması da olasıdır.
15 Kasım tarihinde Terazi Burcu ve Vishakha Takımyıldızı içerisinde gerçekleşecek olan Yeni Ay süreci ise yine 5. Evimiz üzerinde etkisini gösteriyor olacak.
Yukarıda saydığım 5. Evin konu başlıkları (Vatandaşların mutluluğu ya da mutsuzluğu, Borsa başta olmak üzere spekülatif kazanç araçları, medya-sanat-eğlence sektörü ve bu sektöre dahil olan çalışanlar, sosyetik insanlar, ünlüler, eğitim sistemi, elçilikler ve diplomatlar, kamu binaları, çocuklar ve çocuklarla ilgili olaylar) ile ilgili yeni uygulamalar, adımlar, yönetim değişikliklerine gidilmesi ve bu konuları alakadar eden yepyeni bir haberin basının gündemine düşmesi de bu Yeni Ay süreci esnasında mümkün olan potansiyel etkiler arasında.
Mars:
Mars’ ın Mayıs ayında Kova Burcuna yerleşmesi ile birlikte başlayan, Türkiye toprakları açısından Balık Burcuna geçişi ile birlikte iyice şiddetlenen bir deprem riski oluşmuştu.
Bunu aylarca yazılarımda belirttim.
Maalesef en son İzmir’ de yaşanan deprem ile bunu kötü bir şekilde tecrübe ettik. Bu konu ile ilgili yazılarımdan alıntıları bir liste halinde en son bölüme ekleyeceğim.
Hepimiz çok üzgünüz…
Ancak –yine maalesef ki- ülke haritamızdaki Mars kıskacı henüz sona ermiş değil!
2021 Şubat ayının ilk yarısına kadar deprem, patlama, yangın riskleri bizi diken üstünde tutmaya devam edecektir.
İlerleyen aylarda daha detaya girerek bu konuda eskiden olduğu gibi yazmaya devam edeceğim.
Şimdilik Mars’ ın 14 Kasım tarihinde Vedik Astrolojisine göre Balık Burcu’ nda Retro’ sunu bitirerek, düz harekete başlamasına değinmek istiyorum.
Bu hareket Türkiye’ nin 10. Evi içerisinde gerçekleşecek.
10. Ev ise Dünya ülkelerinin Türkiye’ ye bakışını, Türkiye’ nin dış ülkeler arasındaki statüsünü ve güvenilirliğini, devlet başkanını temsil etmekte.
Bir süredir dış ülkeler ile Türkiye arasında zaman zaman gerilen ilişkilere şahit olmaktayız.
Mars’ ın Balık Burcu içerisindeki seyahati, ülkemizin dış dünya ile ilişkileri açısından son derece zararlı çalışmakta. Çünkü Mars’ ın dispozitörü Jüpiter, çok kuvvetli ve Türkiye’ nin yine dış dünya ile ilişkilerini– karşı tarafında yer alan güçleri gösteren 7. Evi /Yay Burcu- içerisinde bulunmakta.
Bu durum 20 Kasım tarihine, Jüpiter yer değiştirip Oğlak Burcu içerisine geçene kadar devam edecek.
Bizimle farklı görüşlere sahip ülke ve halklar ile aramızda herkesin kendini haklı göstermeye çalıştığı olaylar bu sebeple gündem oluşturmaktadır.
İnançların kullanıldığı taraflı saldırılar, kutuplaşmalar artarak devam etme potansiyeline Kasım ayı boyunca sahip olmakla birlikte bu durum bazı protestoları, halk hareketlerini de tetikleyebilir.
Zira Mars’ ın düz harekete başlaması, Retro hareketi esnasında biriktirdiği öfkesini kusmasına aracılık ediyor olacak.
Kasım ayının ikinci yarısı bu açıdan Türkiye için dış ülkeler ile arasında gerek ticari gerekse siyasi anlamda tam bir arena haline gelebilir.
Ayrıca Mars bulunduğu noktadan ülke topraklarını gösteren 4. Evimizdeki Natal/Kuruluş Anı Mars’ ımızı da 2020 bitene kadar görünümde tutacağı için deprem, toprak kaymaları ve maden kazaları başta olmak üzere her türlü, yangın, patlama, terör faaliyetleri gibi silahlı güçleri ön plana çıkartacak oluşumların da tetiklenme riskini maalesef arttırmaktadır.
Güneş:
16 Kasım itibariyle Terazi seyrine son verip Akrep Burcu içerisinde Ketu’ nun yanına yerleşecek olan Güneş ise Türkiye’ nin 6. Evini aktif hale getirecek.
Güneş’ in buraya yerleşmesi Devlet otoritesinin dikkatini ister istemez 6. Evin konularına yönelteceğini gösteriyor.
6. Evin halk sağlığını göstermesi açısından bu pandemi süreci içerisinde Güneş’ in Ketu ‘nun yanına yerleşimi bazı sıkı tedbirlerin devlet yönetim kademeleri tarafından alınmaya başlamasının habercisi niteliğinde yorumlanabilir.
6. Evimiz içerisindeki -Aralık ortasına kadar- Güneş’ in varlığı, sağlık konularına yönetimsel bir müdahalenin gelme olasılığının yanında, önemli bir pozitif gelişmenin yaşanabilme ihtimalini de bana düşündürmekte.
Ayrıca Kasım- Aralık aylarının, Covit ilintili kişisel tedbirlerin ihmal edilmeden geçirilmesi gerekliliğini de bu yerleşim vasıtası ile tekrar hatırlatmakta fayda görüyorum.
Covit’ ten bahsetmişken, 2019 Mart tarihli yazıma ek olarak önümüzdeki aylar ile ilgili CORONA Virüsü ile ilgili öngörüleri biraz güncelleme ihtiyacı da hissediyorum.
- Jüpiter’ in Eylül-Kasım ayları içerisinde yaptığı Yay yolculuğu aşı geliştirilmesi ile ilgili potansiyeli hala devam ettirmektedir. Hatta bu potansiyel, yeni keşifler ile birlikte 2022’nin ilk çeyreğine -Jüpiter Balık Burcu içerisine geçene- kadar uzatılabilir.
- Tedavi ile ilgili çok olumlu gelişmelerin haberlerini Kasım 20’ ye kadar duymaya devam edeceğiz.
- Dünya düzeninin değişimi ile ilgili etki henüz son bulmuş değildir. Nisan 2022 tarihine –Satürn Oğlak Burcunu terk edene- kadar bu süreç yaşanmaya devam edecektir.
- Hem dert hem de şifa veren Ketu’ nun Akrep yerleşimi özellikle de Mayıs 2021 itibariyle bilim adamlarını, araştırmacıları destekleyen Anuradha Takımyıldızı içerisine geçişi ile birlikte pandemi için gerçek, yaygın ve erişilebilir bir çözümün ortaya konmasına ciddi şekilde söz konusu olabilir.
- 2022 senesi pandeminin tamamen üstesinden gelmemizle ilgili en belirgin tarih olarak öne çıkmaktadır. Zira Satürn Nisan 2022’ de dünya düzenini ve güçlerini değiştirmekle ilgili Oğlak Burcu seyrini tamamlamış olacaktır.
- Node’ lar ise -Rahu ve Ketu- Mart 2022’ de yeni burç yerleşimlerini yaparak insanlığın dikkatini başka alanlara yöneltmeye doğru enerjilerini aktarıyor olacaklar.
Şimdi tekrar dönelim 6. Evimiz içerisinde kavuşan Güneş- Ketu ikilisine:
6. Ev düşmanlar, terörist aktiviteler, ülke güvenliği, polis-asker gibi güçleri temsil eden bir anlam da taşımakta.
Akrep Burcu ve Ketu ise doğaları itibariyle gizli saklı yürütülen işleri temsil ederler.
Ketu’ nun korku ve kaygı yaratmak gibi tetikleyiciliği de vardır.
Akrep Burcu ve 6. Evimiz içerisinde Ketu / Güneş kavuşumu dikkatleri silah kullanan güçler, terörist ve düşmanca eylemler ile ilgili konulara maalesef bir kez daha çekme eğiliminde olacaktır.
Kasım ayını bir olay yaşamadan atlatabilirsek bile Aralık ayında Gandanta/Boğulma derecelerinden ilerleyecek olan Güneş bizim açımızdan risk faktörünün hala canlı kalmasına sebep olacaktır.
Bu nedenle Kasım- Aralık aylarında kalabalık alanlarda çok fazla bulunmamakta fayda görüyorum.
Jüpiter- Satürn:
20 Kasım itibariyle Jüpiter sahibi olduğu Yay Burcunu terk ederek, düşüşte yerleştiği Oğlak Burcu içerisine Satürn’ ün yanına katılacak. Kendisi güçsüz gibi gözükse de dispozitörü Satürn sayesinde sahne arkasından olsa da önemli bir tetikleyici unsur olarak çalışma şansına sahip.
Bu kavuşum Aralık 2020, Ocak, Şubat, Mart, Eylül, Ekim ve Kasım 2021 tarihlerinde hükmünü sürüyor olacak.
Bu kavuşum başlı başına daralan bir ekonomi göstergesi olmakla birlikte, bizim ülke haritamızda 2. Evin (Ekonomiyi temsil eden evimiz) tam karşısında yer alan 8. Evde gerçekleşmesi itibariyle maalesef büyük kuruluşalar, makro ekonomi açısından pek iç açıcı bir döneme işaret etmemekte.
Jüpiter ve Satürn kavuşumları; bulundukları ev itibariyle, o evin temsil ettiği alanlarda şok edici sıra dışı gelişmeler ve dönüm noktaları yaratırlar.
Yani:
Politik liderlerle ilgili tüm dünyada ve ülkemizde enteresan olaylar ve finans piyasalarında büyük değişimler yaşanacak.
Büyük kuruluşların, piyasadaki oyuncuların güç dengeleri değişirken bazı iflaslar, şekil değiştiren bir rekabetle karşı karşıya kalabiliriz.
Hiç unutmamak gerekir ki Jüpiter-Satürn kavuşumları zorluğun içinde büyük fırsatlar da barındıran enerjilerdir.
Elbette bilgi, planlama, sükunetle ve kararlı hareketle doğru kullanılabilirse…
Bizim ülke haritamızda ekonomi, vergi, sigorta, ulusal borç, faiz, sosyal güvenlik ödemeleri, doğal afetler gibi konuların temsil edildiği bir evde yaşanacak Jüpiter- Satürn kavuşumu saydığım alanlarda yeni düzenlemeler, kurallar uygulanabileceğini gösteriyor.
Ayrıca bu süreçte doğal afetler neticesinde yaşanacak ekonomik yükler de maalesef omuzlarımıza binme potansiyeline sahip.
Bu kavuşum ile ilgili ayrıntılı bilgiyi EYLÜL 2020 VEDİK ASTROLOJİSİNE GÖRE TÜRKİYE ETKİLERİ yazımda aktarmıştım. Daha fazlasını değerlendirmek isteyenler linki takip edebilirler:
https://hintastrologu.com/eylul-2020-vedik-astrolojisine-gore-turkiye-etkileri/
Plüton:
Jüpiter’in 20 Kasım’ da yer değiştirmesi ile birlikte 7. Evimizde yalnız kalacak diktatör ve devrimci Plüton, hem Yükselen Burcumuzu hem de dış ilişkilerimizi / ticaretimizi temsil eden evi acımasız ve sert bir şekilde etki altına almaya başlayacak.
Dış dünyanın Türkiye’ ye karşı oldukça sert tutumlarına, söylemlerine, diktatörvari taleplerine, baskılarına bu tarihten itibaren Ocak 2021’ e kadar maruz kalabiliriz.
Türkiye, yabancı ülkelerce başlatılan savaş- kargaşa gibi eylemlerin ortasında kalma ve dış ilişkileri yürütmekte zorlanma potansiyeline de Plüton‘ un Yay Burcundaki yalnız seyahati esnasında son derece aday durumdadır.
Ay Tutulması:
Kasım ayının kapanışını ise 30 Kasım tarihinde Hint Astrolojisine göre Boğa Burcunda ve Rohini Takımyıldızında oluşacak Ay Tutulması ile gerçekleşecek.
Türkiye’ nin: Kayıplar, çıkışlar, hapishaneler, hastaneler, terörist ve gizli örgütler, terörist aktiviteler ile ilgili 12. Evinde kendini ortaya koyacak bu enerji; genellikle karanlıkta kalmış, daha önce fark edilmeyen oluşum ve gerçekleri halkın gözü önüne sermesi yönünde bir etki yaratmaya yatkındır.
Ancak materyalist bir Takımyıldız olan Rohini ve finans piyasalarını temsil eden bir burç kuşağında yaşanacak olması nedeni ile bankacılık sistemimiz, finans kuruluşları, para toplayan kurumlar gibi yapıları içeren gizli kalmış bazı gerçeklerin de ifşasına bu Ay Tutulması sürecinin sebep olabileceğini akılda bulundurmak gerekiyor.
Mundane/ Ülke Astrolojisinde halkın refahı ile de ilişkilendirilen bir evde yaşanacak Tutulma, toplumda maddi sıkıntılar nedeni tetiklenecek bazı ifşaları, hareketleri ortaya dökebilir.
Sıra dışı geçen 2020 senesi son 2 ayı itibariyle de bizi oldukça beklenmez enerjilerin içerisinde sınava tabi tutarak kapanışı yapacak gibi gözükmekte.
Türkiye’ nin dış ilişkileri zor bir kavşağa doğru ilerlerken, yaklaşan Amerikan seçimlerinin sonrasındaki süreç de bence tarafımızdan dikkatle gözlemlenmelidir.
Zira Kasım- Aralık aylarındaki gezegen yerleşimleri, Amerika’yı haritası üzerinde, medya spekülasyonları, seçimlerdeki belirsizlikler, öfke ile tetiklenen gösteriler ve doğa felaketleri de dahil olmak üzere pek çok zorlu enerji ile sınayacak gibi durmaktadır.
Deprem:
Kasım-Aralık- Ocak-Şubat ayları maalesef ki; Hint Astrolojisine göre Kova Burcu içerisinde bulunan Neptün’ ün Rahu ve Ketu’ nun tam orta noktasında ikamet edecek olması nedeni ile bir deprem tetikleyicisi olarak çalışma potansiyelini uzun süre devam ettirecek.
Bu durum tüm dünya için de deprem riskini yükselten bir faktör.
Mars’ ın Balık Burcu içerisindeki transiti 25 Aralık tarihine kadar 4. Evimizdeki Natal Mars’ ımızı görünümde tutacağı için bu da uzun süreli bir deprem riskini yine söz konusu haline getirmekte.
Ayrıca yine Mars –Balık Burcu’ nu terk edip, 4. Evimizdeki Natal Mars’ ımızı görünümde tutmayı bıraksa bile- 22 Şubat tarihine kadar Koç Burcu içerisinden bu sefer de 4. Evimizin yöneticisi, 5. Evimizde ikamet eden Merkür’ ü görünüm altında tutmaya başlayacak.
Deprem potansiyeli Türkiye haritası üzerinde çok uzun müddet kendini hissettireceği için bana sorarsanız Kasım – Aralık aylarının tüm günleri riskli.
Ancak yine de Kasım ayına odaklanarak deprem üretebilecek gezegen yerleşimlerinin tarihlerine bakalım:
4-9 Kasım Arası: Ay gökyüzünde Türkiye’ nin Yükselenine ve 2. evine transit yaparken deprem üretme potansiyeli olan kare görünümünün gerçekleşmesini sağlayacak.
13-18 Kasım Arası: Gökyüzünde pek çok gezegen birbirine paralel derecelerde yerleşim yapacaklar. 17-18 Kasım’ da buna ilave olarak Venüs, Merkür’ ün düz harekete geçerken istasyon yaptığı derecelerden ilerleyecek.
20 -22 Kasım Arası: Venüs, Güneş ve Satürn paralel derecelerde olacaklar. Ayrıca 21-22-23 Kasım tarihlerinde Ay, Neptün ile birleşerek Node’ ların arasına girmiş olacak.
26-30 Kasım Arası: Venüs ve Ay karşı karşıya kalacaklar. Ayrıca Venüs Merkür’ ün Retro harekete başlarken istasyonda kaldığı derecelerden geçiyor olacak.
Sizin de gördüğünüz gibi risk açısından aslında tek tek tarih belirtmenin pek bir anlamının kalmadığı günlere doğru yaklaşmaktayız.
O nedenle klasik hatırlatmamı yaparak Kasım Türkiye etkileri yazımı bitirmek istiyorum…
“Bir depremin Astroloji ile -oluşma potansiyelinin yükseldiği riskli zamanları- işaret etmek mümkündür. Ancak kesin olarak şu tarihte ve şu yerde bir depremin gerçekleşeceğini söylemek şu anki tüm dünya üzerindeki astroloji bilgi seviyesi ile mümkün değildir. Zaten öyle olabilseydi, tüm depremler önceden astroloji ile tespit edilip, önlemi alınıyor olurdu.”
Sevgilerimle,
©Hint Astroloğu
1 Kasım 2020
———————————————————————————————–
VEDİK ASTROLOJİSİNE GÖRE MAYIS 2020 TÜRKİYE ETKİLERİ
Mars’ ın Kova Burcu içerisine geçtiği 4 Mayıs tarihi itibariyle sadece Türkiye açısından değil, dünya üzerinde etkili bir deprem, yanardağ patlaması ya da fırtına gibi geniş çaplı bir felaketinin yaşanması potansiyeli artış göstermeye başlayacak.
-Türkiye’ yi es geçmesi dileği ile- 2020 senesinin bundan sonraki gezegen yerleşimleri, dünya üzerinde hafızalarda kalıcı etki bırakacak bir deprem felaketinin yaşanması açısından, ciddi boyutta potansiyel teşkil etmektedir.
Ülkemiz açısından ise Aralık 2019’ da yaşanan ve 21 Haziran 2020’ de yaşanacak olan Güneş Tutulmalarının astrolojik adresleri, artlarından Mayıs ayı itibariyle oluşan gezegen yerleşimleri, maalesef deprem riskini arttıran noktalardan ülkemizi etkiliyor olacak.
-Yanılmayı umut ederek- Mayıs ortası itibariyle 2020 sonuna kadar, topraklarımızı 7 üzerindeki şiddette sarsabilecek bir depremin oluşmasına zemin hazırlama potansiyeline sahip gökyüzü yerleşimlerine, sık sık şahitlik ediyor olabiliriz.
Benim dikkatimi özellikle 21 Haziran 2020 Güneş Tutulması çekmektedir.
https://hintastrologu.com/vedik-astrolojisine-gore-mayis-2020-turkiye-etkileri/
———————————————————————————————–
HAZİRAN 2020 VEDİK ASTROLOJİSİNE GÖRE TÜRKİYE ETKİLERİ
Güneş Tutulması esnasında Türkiye’ nin Natal/Kuruluş haritasındaki toprak ilintili konuları temsil eden 4. Evi içerisindeki Mars’ ına Transit halindeki Mars’ ın, Balık Burcundan tam karşıdan görünüm yapacak olması da bir başka endişe verici yerleşimdir.
Transit ve Natal Mars arasındaki bu etkileşim depremler başta olmak üzere toprağı harekete geçirecek enerjileri, bir de vatan topraklarının bölünmez bütünlüğü ile ilgili yükselen gerilimli ortamları tetikleme potansiyelini akla getirmektedir.
Tekrar hatırlatmakta fayda görüyorum: Tutulmaların olduğu ay, enerjileri yaşanıp bitmez! Gerçekleştikleri aydan başlayarak bir sonraki Tutulma sürecine kadar -yaklaşık olarak 6 ay boyunca- etkileri –yani yukarıda yazdıklarım- geçerlidir.
Mayıs ayındaki yazımda da belirttiğim gibi:
Bir depremin Astroloji ile “oluşma potansiyelinin yükseldiği riskli zamanları” işaret etmek mümkündür.
Ancak kesin olarak şu tarihte ve şu yerde bir depremin gerçekleşeceğini söylemek şu anki tüm dünya üzerindeki astroloji bilgi seviyesi ile mümkün değildir.
Zaten öyle olabilseydi, tüm depremler önceden astroloji ile tespit edilip, önlemi alınıyor olurdu.
Bu hatırlatmalar doğrultusunda, 21 Haziran Güneş Tutulması ve 5 Haziran Ay Tutulması olayları ile ülkemiz adına Hint Astrolojisine göre 2020 sonuna değin deprem risk potansiyelinin yükseldiğini söyleyebilirim…
https://hintastrologu.com/haziran-2020-vedik-astrolojisine-gore-turkiye-etkileri/
———————————————————————————————–
TEMMUZ 2020 VEDİK ASTROLOJİSİNE GÖRE TÜRKİYE ETKİLERİ
Aslına bakılacak olursa; bu yazıyı yazdığım 30 Haziran da dahil olmak üzere maalesef Temmuz sonrasındaki pek çok tarih -Ekim sonuna kadar- gezegenlerin yerleşimleri açısından sayılmayacak kadar çok tekrar edecek şekilde geçmişte yaşanan büyük depremlerin haritalarına benzer enerjiler barındırmaktalar.
Zira pek çok gezegen gökyüzünde defalarca kez paralellik yaratan derecelerin içerisinden geçiyor olacaklar.
Bu durum da gezegen dizilimleri bakımından deprem riskini hem Türkiye hem de tüm dünya için potansiyel olarak çok yükseltmektedir. Ayrıca yanardağ
Daha önceki aylardaki yazılarımda da belirttiğim gibi:
“Bir depremin Astroloji ile -oluşma potansiyelinin yükseldiği riskli zamanları- işaret etmek mümkündür. Ancak kesin olarak şu tarihte ve şu yerde bir depremin gerçekleşeceğini söylemek şu anki tüm dünya üzerindeki astroloji bilgi seviyesi ile mümkün değildir. Zaten öyle olabilseydi, tüm depremler önceden astroloji ile tespit edilip, önlemi alınıyor olurdu.”
Hatırlatmasını tekrar yaparak, elimizden geldiğince tedbirli ve uyanık şekilde bu süreci atlatmamız gerektiğini düşünmekteyim.
https://hintastrologu.com/temmuz-2020-vedik-astrolojisine-gore-turkiye-etkileri/
———————————————————————————————–
EYLÜL 2020 VEDİK ASTROLOJİSİNE GÖRE TÜRKİYE ETKİLERİ
19 Eylül itibariyle yer değiştirecek olan Rahu– Ketu aksının yeni yerleşimi ise Akrep-Boğa ve Kova Burçlarının üçgeni içerisine, Aslan Burcuna giriş yapacak her gezegen ile birlikte çok uzun müddet deprem ya da önemli felaketleri tetikleme şansı çok yüksek olan kare görünümü etkin hale getirecek.
https://hintastrologu.com/eylul-2020-vedik-astrolojisine-gore-turkiye-etkileri/
———————————————————————————————–
EKİM 2020 VEDİK ASTROLOJİSİNE GÖRE TÜRKİYE YORUMLARI
Mars’ ın Balık Burcu içerisinde yapacağı Retro hareketinin en önemli yansıması ise elbette 4. Evimiz üzerinde olacaktır.
Zira bu evimizin tam karşısına yerleşecek olan Mars, kuruluş anı haritamızdaki Natal Mars’ ımız ile çok yakın bir temas, enerji aktarımı yapmaya aday durumdadır.
Bu durumda 4. Evin Mundane / Ülkeler astrolojisinde temsil ettiği konular da Türkiye açısından tetiklenerek gündeme yerleşecektir.
Yani: Vatan, bayrak, vatanseverlik, toprak hareketleri (Sel, deprem, kayma vb.), yangınlar, madenler, tarım, yer altı zenginlikleri, ekstrem hava koşulları ilintili tüm konular Mars’ ın yönelttiği kontrolsüz etkinin odağında bulunmaktadır.
Retro halindeki Mars birikmiş ve aslında var olan patlamaya hazır sorunları/enerjileri gündeme taşıyacaktır. Şiddetli bir enerji ile…
Ekim itibariyle 2020 sonuna kadar vatanseverlik duygularımızı ortaya çıkartacak, topraklarımızın bölünmez bütünlüğü ile ilgili bazı sorunlar, halkı bir araya getirecek toprak-hava ilintili felaketler, yangın ve patlamalar gibi şiddet içeren ekstrem olaylarla karşı karşıya kalabiliriz.
https://hintastrologu.com/ekim-2020-vedik-astrolojisine-gore-turkiye-yorumlari/