Ekim ayına Türkiye haritası üzerinde hiç şüphesiz ki damgasını vuracak gezegen yerleşimi; Hint Astrolojisine göre Retro /Gerileme hareketine Balık Burcu içerisinde devam edecek Mars’ a ait olacak.
Mars 4 Ekim itibariyle Koç Burcundan ve Türkiye’ nin 11. Evinden çıkış yaparak; 10. Evimize geri dönecek ve 24 Aralık tarihine değin bu evimizdeki ve Balık Burcu içerisindeki yolculuğuna devam edecek.
4 Ekim – 14 Kasım arasında Retro /Gerileme halinde; 14 Kasım – 24 Aralık tarihlerinde ise düz ilerleyerek Balık Burcu içerisinden geçecek.
Hint Astrolojisine göre Mars, bulunduğu Balık Burcu içerisinden Türkiye’ nin:
- Yükselen Burcunu, halkı ve ekonomiyi temsil eden gezegeni Ay’ ı;
- Topraklarını temsil eden Evini ve kuruluş anındaki Rasi/Natal Mars’ ını;
- Yine kuruluş anındaki Rasi/Natal haritasındaki en kalabalık –yani 4 gezegen yerleşiminin bulunduğu- Evini görünümde tutuyor olacak…
Tüm bunlara ek olarak Türkiye’ nin Yükselen Burcu içerisine yerleşmiş Rasi/Natal Plüton’ unu da göz hapsinde bulunduracak.
Mars’ ın Retro halde yukarıda sıraladığım tüm bu noktaları etkisinde tutacak olmasının özeti ise şudur:
Mars Retro halindeyken zararlı taraflarını daha fazla ortaya dökme eğilimindedir.
Şiddet, savaş, öfke, kontrolsüz enerji, yangın-patlama, silah kullanımı ve sonunu düşünmeden hareket etmek gibi tepkiler Mars’ ın zararlı taraflarıdır.
Retro yapan tüm gezegenler ise unuttuğumuz, halledildiğini düşündüğümüz –aslında bitmemiş ve hallolmamış- meselelerin tekrar karşımıza çıkmasına neden olurlar.
Hatırlamamız, üzerinde çalışmamız gereken konular birden hayatımızda gündem maddesi haline gelirler.
Ayrıca gezegenin Retro/Gerileme hareketini yaptığı burç kuşağının tarzı doğrultusunda enerjisi yansıyacak demektir.
Şimdi Türkiye Haritası üzerinde Mars’ ın bulunduğu noktadan başlayarak; 4 Ekim – 14 Kasım tarihleri arasındaki geçmiş temelli sebeplere dayanan, yıkıcı nitelikte ve biraz da hissi şekilde yansıyacak enerjilere bakalım…
Mars’ ın Retro halinde bulunduğu yer Türkiye’ nin liderini gösteren 10. Evi.
10. Ev ayrıca Türkiye’ nin dünya ülkeleri arasındaki statüsünü, iyi ya da kötü şöhretini, Türkiye denince akla gelen önemli kişileri, ülkenin gücünü temsil ediyor.
Mars Retro’ suna devam ederken; devlet otoritesinin sonu çok düşünülmeden yapılmış bazı hissi beyanları, hamleleri hem ülke içerisinde hem de ülke dışında tepki toplayabilir. Geçmişte yaşanmış, aslında günümüz yürütülen siyasi ilişkileri ile alakasız konular Türkiye’ nin aleyhine olacak şekilde yeniden gündeme taşınabilir. Türkiye’ yi karalamaya yönelik bazı manipülatif haberlerle uğraşabiliriz. Özellikle bu durum Merkür’ ün Retro hareketine başlayacağı 14 Ekim itibariyle basın tarafından iyice alevlendirilebilir.
Mars’ ın Retro yaptığı burç kuşağının asıl sahibi Jüpiter; Ekim ayı boyunca çok kuvvetli çalıştığı Yay Burcu içerisinde olacağı için Mars’ ın Retro enerjisinin kötücül gücünü de ikiye katlamaktadır.
Mars ve Jüpiter’ in görünümü altında kalan: Yükselen Burcumuz, ekonomiyi gösteren Natal Ay ve zorba güçleri temsil eden Plüton gezegenimiz de göz önünde bulundurulduğunda Türkiye’ nin dünya piyasalarındaki durumu da Ekim ayı boyunca –bilinçli şekilde yönlendirilen- çok ciddi bir sıkışıklığın içinden geçme potansiyeline sahiptir.
Ekim ayında dünya basınında ülkemiz, liderlerimiz ve ekonomimiz ilintili haberlere sıkça rastlayabiliriz.
14 Ekim Merkür Retrosu ile birlikte bu durum iyice şiddetlenerek başta borsa olmak üzere, spekülatif yatırım araçları ile ilgili son derece güvensiz ve kararsız bir ortam Türkiye açısından söz konusu olabilir. Borsa 23 Ekim tarihinde Venüs’ ün debil/düşüş konumda bulunduğu Başak Burcu içerisine geçişi ile iyice düşüş eğilimi içerisine girme potansiyeline sahip. Venüs, Vedik Astrolojisine göre 16 Kasım’ da Terazi Burcu içerisine geçinceye kadar, başta borsa olmak üzere tüm diğer spekülatif kazanç araçları açısından ciddi bir toparlanma sürecinin yaşanmayacağını düşünmekteyim.
Sadece 17-23 Ekim tarihleri arsında Merkür ve Venüs arasındaki yer değişiminin vereceği olumlu enerji, borsa- spekülatif kazanç araçları için kısa süreli bir yukarıya seyreden trend yaratma avantajını oluşturabilir. Ancak kalıcı bir durum olacağı düşünülmemelidir.
Ekonomik açıdan geçtiğimiz aylarda olduğu gibi Satürn de hala daha parasal durumumuzu kısıtlayan enerjilerini tam karşıdan 2. Evimize yansıttığından; maalesef Eylül sonu itibariyle düz harekete geçiş yapmasına rağmen -geç kalınmış- bazı düzeltici faaliyetler, önlemler alınmaya çalışılsa bile bunun olumlu yansımalarını tam anlamı ile yaşayamayacağımızı göstermektedir.
Mars’ ın Rasi/Kuruluş haritamızda en kalabalık yerleşimlerin bulunduğu 5. Evimize attığı bakış ise vergi yükümlülükleri, harçlar, cezalar, devlet nezdinde görülen işlere ait ücretler konusunda da bir artış yaşanabilme potansiyeline işaret etmektedir. Üstelik bu etki 22 Şubat 2021 tarihine kadar geçerliliğini koruyacaktır.
Buna ek olarak; eğitim sistemimiz ilintili sorun ve sıkıntılarımız, komşularımız, toprak bütünlüğümüz, dış devletler ile olan ilişkilerimiz de hem Satürn hem de Mars’ tan aldığı sert görünümlerle Şubat 2021’ e kadar Türkiye açısından dar bir boğazdan geçme ihtimaline sahip olduğumuzu göstermektedir.
Mars’ ın Balık Burcu içerisinde yapacağı Retro hareketinin en önemli yansıması ise elbette 4. Evimiz üzerinde olacaktır.
Zira bu evimizin tam karşısına yerleşecek olan Mars, kuruluş anı haritamızdaki Natal Mars’ ımız ile çok yakın bir temas, enerji aktarımı yapmaya aday durumdadır.
Bu durumda 4. Evin Mundane / Ülkeler astrolojisinde temsil ettiği konular da Türkiye açısından tetiklenerek gündeme yerleşecektir.
Yani: Vatan, bayrak, vatanseverlik, toprak hareketleri (Sel, deprem, kayma vb.), yangınlar, madenler, tarım, yer altı zenginlikleri, ekstrem hava koşulları ilintili tüm konular Mars’ ın yönelttiği kontrolsüz etkinin odağında bulunmaktadır.
Retro halindeki Mars birikmiş ve aslında var olan patlamaya hazır sorunları/enerjileri gündeme taşıyacaktır. Şiddetli bir enerji ile…
Ekim itibariyle 2020 sonuna kadar vatanseverlik duygularımızı ortaya çıkartacak, topraklarımızın bölünmez bütünlüğü ile ilgili bazı sorunlar, halkı bir araya getirecek toprak-hava ilintili felaketler, yangın ve patlamalar gibi şiddet içeren ekstrem olaylarla karşı karşıya kalabiliriz.
Mars Retrosu emlak piyasası, araç alım-satım işlemleri ilintili durgunlukları da gerilemesi süresince günlük hayatımıza ayrıca ekonomik olarak yansıtıyor olacaktır.
16 Ekim’ de yine 4. Evimiz içerisinde yaşanacak Yeni Ay süreci de ülke olarak tüm dikkatimizin bu evin temsil ettiği konulara yönelmesine; toprak bütünlüğümüz, komşularımız ve ülke güvenliğimiz için devlet otoritesinin yeni karar, uygulama veya hamleler ile öne çıkmasını aracılık edebilir.
“Bir depremin Astroloji ile -oluşma potansiyelinin yükseldiği riskli zamanları- işaret etmek mümkündür. Ancak kesin olarak şu tarihte ve şu yerde bir depremin gerçekleşeceğini söylemek şu anki tüm dünya üzerindeki astroloji bilgi seviyesi ile mümkün değildir. Zaten öyle olabilseydi, tüm depremler önceden astroloji ile tespit edilip, önlemi alınıyor olurdu.”
Hatırlatmasını yaparak deprem riskine gelecek olursak;
4 – 23 Ekim aralığında Mars, Node’ lar (Rahu ve Ketu) ile derecesini uzun süre eşitleyeceğinden, toprak hareketleri açısından tetikleyici şekilde çalışma olasılığına sahiptir.
Aslında 4 Ekim itibariyle yer değiştiren Mars -ta ki Venüs Aslan Burcu’ nu terk edip, Başak Burcu içerisine 23 Ekim’ de geçene kadar- kare görünüm ile Türkiye haritasını deprem, sel-su baskını ve toprak hareketleri açısından son derece yüksek bir risk içerisine sokmaktadır.
Bu risk Şubat 2021 sonuna kadar farklı farklı gökyüzü yerleşimleri nedeni ile maalesef süreklilik arz edecektir.
Ancak şu an sadece Ekim ayına konsantre olursak, 8-9-10 Ekim tarihlerinde Ay’ ın gökyüzünde tam bir kare görünüm tamamlayıcısı olarak çalışacak olması deprem tetiklenmesi açısından dikkat çekicidir.
25-26-27 Ekim tarihleri arasında ise yine Node’ ların arasına girecek olan Ay deprem riskini bir kez daha yükseltecektir.
Mars’ ın 14 Ekim’ e kadar Gandanta / Boğulma derecelerinde oluşu da ayrıca su-sel-baskın gibi diğer ekstrem hava koşullarının yaratacağı olumsuzluklara karşı tetikleyici olarak çalışabilecektir. (29 Eylül’ de İstanbul’ da yaşanan dolu yağışı bu sefer Koç Burcu içerisinde, Ashwini Takımyıldızında Gandanta derecelerinde ilerlerken gerçekleşmiştir.)
Mars’ ın 4. Evimiz üzerine yansıttığı enerjinin bir alternatif etkisi de muhalefet konumundaki siyaset üzerinde kendisini gösterecektir. Muhalefetin geçmişe yönelik yolsuzluk, kanunsuz girişimler adına sert söylemleri, bazı gerçekleri kamuoyuna duyurması gibi etkiler Ekim-Kasım ayında söz konusu olabilir.
Mars’ ın Ekim ayına damgasını vuracak olan etkilerine son verdikten sonra, şimdi de diğer gezegenlerin durumlarına göz atalım.
Vedik Astrolojisine göre 2 Ekim’ de Balık Burcu içerisinde yaşanacak olan Dolunay süreci ülke haritamızda ilk satırlarda bahsettiğim 10. Evimiz içerisinde gerçekleşecek.
Hem Uttara Bhadrapada Takımyıldızının, hem de Dolunay enerjisinin tamamlayıcı-netleştiren etkileri göz önünde bulundurulduğunda devlet otoritesinin bir olayı sona erdirme, tamamlama, net bir karar ile gündemi başka bir atmosferin içerisine sürüklemesi bu Dolunay süreci ile söz konusu olabilir.
14 Ekim’ de Hint Astrolojisine göre Terazi Burcu içerisinde başlayacak olan Merkür Retro’ su ise en fazla medya tarafından yönlendirilen haber ve iletişimi etkiliyor olacak. Sosyal medya da dahil olmak üzere medya yolu ile yapılan manipülasyonlar halkı iyice huzursuz kılabilir. Farklı görüşler arasındaki denge daha da bozulabilir. Medyatik-siyasi kişiler ile ilgili sırlar, ört-bas edilen olaylar, skandallar ortaya dökülebilir.
Merkür Retro’ sunun ülke haritamız üzerinde var olan sorunları iyice su yüzüne çıkartıp, kronik tıkanmalar ile kendini gündeme taşıyacağı bir başka önemli alan ise çocuklar-eğitim sistemi ile ilintili problemler olacaktır.
Corona-Pandemi süreci nedeni ile alınan, eğitim kurumlarını ilgilendiren bazı kanun-mahkeme kararı-düzenleme gibi hukuki aksiyonlar da Ekim ayında gündemimize taşınabilir. Eğitim sisteminin-kurumlarının yaşadığı ciddi sıkıntılar halk tarafından da algılanmaya başlanabilir.
Ekim ayının başından Kasım ortasına kadar Mars tarafından baskı altına alınan Güneş’ in özellikle ayın ilk yarısında tam karşıt şekilde yerleşmeleri politik liderlere karşı öfke dışa vurumlarını, hatta dünya liderlerinden birine karşı bir suikast girişimini bile tetikleyebilir.
Jüpiter’ in Yay Burcu içerisindeki kuvvetli yerleşiminin, Mars’ a verdiği enerji ve aralarında gergin bir kare yerleşim olması nedeni ile radikal-muhafazakâr-inanç bazlı düşüncelerin siyasi kutuplaşma açısından iyice sıkıntılı ve şiddete varan eylemeleri tetikleme olasılığı hem Türkiye hem dünya ülkeleri için mevcuttur.
Bu gezegen etkileşimi özellikle Amerika haritası üzerinde siyasi kutuplaşma ve halkın huzursuzluğu adına Şubat sonuna kadar artarak devam edecek gibi durmaktadır.
Amerika Kasım itibariyle Retro hareketine son verecek Mars’ ın yapacağı atakla birlikte; önce kendi içerisinde başlayan sonra da elbette tüm dünyayı etkileme potansiyeli olan, farklı fikirlerin çatışması, anlaşmazlık, tepki eylemleri açısından çok riskli bir dönemece girmektedir.
Tüm dünya üzerinde şiddet eğilimlerinin artması, protesto-gösteri eylemlerinin düzenlenmesi Ekim itibariyle başlayan ve uzun müddet gündemi meşgul edecek potansiyel etkiler arasındadır.
Bizim 4. Evimizi tam karşıdan etkileyen Mars Retro’ su; Amerika’ nın direkt olarak 4. Evinin tam içerisinde gerçekleşmektedir.
Dolayısı ile deprem, sel, fırtına, kasırga ilintili doğal felaket potansiyel tehlikesi Amerika için de 2020 bitene kadar son derece yüksek bir risk teşkil etmektedir.
Dünya üzerinde tırmanan stres ve gerilimden bahsederken, Türkiye’ nin dış ülkelerle olan iletişimini, ticaretini, uluslararası anlaşmalarını gösteren 7. Evi içerisinde; 4 Ekim tarihinde Retro hareketini bitirerek düz ilerlemeye başlayacak – yani gücünü tekrar toplayacak- bir başka kötücül ve diktatör, zorba eylemlere yatkın gezegenden, Plüton’ dan da bahsetmemiz gerekiyor.
Plüton’ un Ekim başında gücünü geri kazanması ile birlikte; Türkiye aleyhine yabancı ülkelerin yaptırımları, ticari konularda çıkardıkları pürüzler, para piyasaları ilintili tetikledikleri oyunlar da daha hissedilir olmaya başlayabilir.
Ülkemizin yanında ya da karşında yer alan güçleri Ekim itibariyle başlayan süreçte çok daha net ayırt edip, algılama yoluna gireceğiz.
Ekim sonuna doğru daha da netleşen bir tablo ile karşılaşacak olan Türkiye; sona eren ilişkiler, anlaşmalar ve önüne çıkan engellemeler ile küresel olarak yaşanan dönüşümün ne noktasında durduğunu daha tereddütsüz şekilde görmeye başlayacaktır diye düşünmekteyim.
Merak ettiğiniz kavramlar için: “Kısa Bilgiler” Bölümüne bakabilirsiniz.
Sevgilerimle
©Hint Astroloğu
1 Ekim 2020