Türkiye Kasım ayında siyasi olarak yaşadığı son derece hareketli gündem maddelerinin ardından, Aralık ayına gökyüzünde yine Jüpiter kurtulanlı Kala Sarpa enerjisinin gölgesi ile başlamakta.
Daha önce de bahsettiğim gibi Türkiye’ nin vatan topraklarını temsil eden 4. Evi ile iktidardaki gücü ve ülkenin diğer ülkeler nezdindeki gücünü, tanınışını temsil eden 10. Evindeki bu sıkışık ve huzursuz enerji toplum olarak hepimizin hayatına damgasını vurmaya uzunca bir süre devam edecek.
Her şeyden önce Kasım ayında Rusya ile aramızda sınırlarımızı ihlal ettiği gerekçesi ile (4. Ev tarafından temsil edilen Vatan topraklarının bölünmez bütünlüğü ile tam tamına örtüşen bir konudur.) savaş uçaklarının vurulması ile başlayan siyasi ve uluslar arası diplomatik süreç (10. Evin temsil ettiği “diğer ülkeler ve kendi ülkemiz arasındaki ilişkiler” konusu. ) Türkiye’ nin haritası üzerinde 4 ve 10. Evler ekseninde Kala Sarpa‘nın yüzleştirme enerjisini çalıştırmak için iş başına geçmiştir.
Aslında bu olay gökyüzünde sıkışan gezegenlerin hattında ülkemiz açısından sonuçlar yaratsa da; olayın vukuu bulmasının esas sebebi 13 Eylül 2015 tarihinde yaşamış olduğumuz Güneş Tutulmasıdır.
Şimdi gelin görsel olarak hep beraber 13 Eylül 2015 tarihinde, gökyüzünde tam tutulma anında gezegenlerin yerleşimlerine Vedik Astroloji Haritası ile bakalım:
Sizin de gözlemleyebileceğiniz gibi Türkiye’ nin 3. , yani komşularını temsil eden evi üzerinde sabit yapılı Aslan Burcu‘ nda gerçekleşen Güneş Tutulmasına Jüpiter gezegeni de aynı evin içerisinde yer alarak eşlik etmekteydi.
Tutulmalara karışan gezegenler (13 Eylül’ de bunu gerçekleştiren gezegen Jüpiter‘dir.) özellikle tutulmanın yaşandığı burcun yapısı sabit ise (13 Eylül de Güneş Sabit yapılı Aslan Burcu içerisinde tutulmuştur.) potansiyel olarak; tutulmanın gerçekleştiği, ya da tam karşısındaki burçtan geçerlerken, gerilim yaratan, zorlayıcı enerjilerin ortaya çıkmasında tetikleyici bir görev üstlenirler.
Gerilimi yüksek seviyeye taşıma potansiyelleri ise en fazla tutulmanın gerçekleştiği dereceye yaklaştıklarında söz konusu olabilmektedir.
Şimdi tekrar 13 Eylül Güneş Tutulması Haritasının yanındaki dereceleri gösteren tabloyu inceleyecek olursak; Tutulmanın 26 Derecede, Purva Phalguni Nakşatrasında gerçekleştiğini görürüz. 13 Eylül tarihinde tutulmaya karışan gezegen Jüpiter‘ in ise derecesi 13’ tür…
Yukarıda verdiğim tutulma ile ilgili bilgileri aklımızda tutarak, 24 Kasım 2015 saat 09:30 itibariyle çıkartılmış gökyüzü haritasını (Rus Savaş uçağının vurularak düşürüldüğü an) aşağıda inceleyecek olursak: Jüpiter‘ in 13 Eylül tarihinde 26 derecede yaşanan Güneş Tutulması ile aynı dereceye 24 Kasım itibariyle gelmiş olduğunu görürüz…
Hint Astrolojisine göre Jüpiter‘ in 26 dereceye girişi 23 Kasım sabah saatleri ile başlamış olduğundan -konu askeri bir mevzu olması itibariyle detaylarına tam hakim olamasak da- tahminimce Rus savaş uçağının düşürülmesi ile sonuçlanan süreç, bir önceki günden itibaren yaşanmaya başlamış bir dizi olayın sonucu olarak 24 Kasım sabahına denk gelmiştir diyebilirim.
Bu olayın siyasi ve uluslararası ilişkiler uzmanlarınca değerlendirilmesi uzun uzadıya bir tartışma konusu olabilir. Ancak Astrolojik anlamda baktığımızda, 13 Eylül Güneş Tutulmasının sonucu niteliğinde olan 24 Kasım Uçak düşürme olayı; bizler için etkileri uzun döneme yayılacak bir konu olma potansiyelini işaret etmektedir.
Zira 13 Eylül 2015′ deki tutulma, yaklaşık 2 saat sürmüştür ve uzun süreli tutulmaların etkileri daha uzun vadeye yayılan, kendini ilmek ilmek geliştiren sonuçlar yaratma potansiyeline sahiptir.
Yapısal olarak Aslan Burcunun sabit etkileri ise 13 Eylül tutulmasının bir nevi sonucu niteliğinde 24 Kasım’ da yaşanan hadisenin; oyunun kurallarını yeniden yazdırma niteliğine işaret etmektedir. Çünkü 13 Eylül’ deki tutulma sabit bir burçta gerçekleşmiştir ve sabit burçlarda gerçekleşen tutulmalar, yapısal değişiklikleri tetikleme, daha farklı bir yola sokma eğilimindedirler. Dolayısıyla Türkiye’ nin komşuları ile olan ilişkilerinin önümüzdeki aylarda alışıla gelmiş durumunun dışında gelişmesi yüksek bir ihtimal olarak önümüzde durmaktadır.
Ekonomik, sosyal sonuçları bir yana, siyasal ortamlarda da Türkiye’ nin dış ülkeler tarafından algılanışı ile ilgili ciddi değişimler bizi uzun bir süreç içerisinde beklemektedir. Çünkü şu an itibariyle Türkiye’ nin 10. ; yani yabancı ülkeler tarafından tanınışını, itibarını temsil eden evinde Ketu, Kasım ayında Kala Sarpa enerjisi ile yoğunlaşan, gergin ilerleyişine hala devam etmektedir.
2016 yılına yaklaşırken, tüm gökyüzü Türkiye’ yi her geçen ay bir kıskaç içerisinde daha fazla sıkıştırmaya devam edecektir. Şu an, yazının en başında da belirttiğim gibi 4-10 hattında çalışan bu etki; 2016 itibariyle 3-9 eksenine kayarak, kendini tüm bu karmaşadan şimdilik sıyırmayı başaran Jüpiter‘ i de maalesef içerisine alarak, üstüne üstlük Türkiye’ nin Natal (kuruluş/doğum) haritasındaki Node lar ile Transit halindeki Nodeların kavuşumu hadisesi yaşanarak (ki; bu etkinin katlanması anlamını taşımaktadır.), daha ısrarcı enerjilerle çalışmaya başlayacaktır…
Aralık 2015′ in detay etkilerini bir tekrar niteliğinde olacağı için burada ayrıntıları ile aktarmayacağım. Ancak bu ay yaşanacak pek çok gelişme, aslında 13 Eylül 2015 Güneş Tutulmasının bir devamı niteliğindedir ve Kasım ayında gökyüzünde Rahu– Ketu ekseni arasında sıkışmaya başlayan gezegenlerin de enerjisi ile uzun soluklu bir sürecin ilk etkilerini yansıtma potansiyelini taşımaktadır.
Merak edenler Ağustos sonunda yayımladığım ve bugünlerde yaşanan gazeteciler, basın-yayın özgürlüğü, vatan topraklarının bölünmez bütünlüğü, komşularla olan ilişkilerimiz gibi pek çok olayın genel atmosferini çok önceden tanımlayan “Eylül 2015 ve Türkiye” yazımdan daha ayrıntılı bilgilere ulaşabilirler.
Aralık ayında diğer gezegenlerin konumlanmaları itibariyle gökyüzü ile ilgili ufak bir özet yaptığımızda ise aşağıdaki maddelerin öne çıkacağını söyleyebiliriz:
- Aralık 2015 gökyüzünde, biraz sıkışmış olsa da en iyi konumda Venüs Türkiye’ nin spekülatif kazançlar ile ilgili evinde bu yerleşimini sürdüreceğinden en azından borsa, bankalar, finans açısından Aralık ayının, Ekim – Kasım’ a nazaran daha yumuşak etkilerle geçme potansiyeline sahip olduğunu düşünebiliriz.
- Hint Astrolojisine göre, 24 Aralık tarihine kadar Türkiye’ nin 4. Evinde, kuruluş anındaki Mars ile kavuşum yapmaya devam edecek olan transit Mars -tıpkı Kasım ayında olduğu gibi- Rahu‘ nun da kışkırtıcı enerjileri ile birlikte doğal temsilcisi olduğu savaş, zıtlaşma, gerginlik, askeri güçler ve anavatan toprakları ile ilgili konuları gündemde tutmaya devam edecek. Bu kavuşum, 4. Evde gerçekleştiği için hala yer altı güçlerini ve yer altı kaynaklarını tetikleyecek şekilde çalışma potansiyeline de sahiptir.
- Vedik Astrolojisine göre 16 Aralık itibariyle Türkiye’ nin 7. Evine geçecek ve iletişim gezegeni Merkür‘ ün yanına katılacak olan Güneş ise; ülkemiz açısından uluslar arası anlaşmazlıklar, ilişkiler, müttefikler, düşmanlıklar, ticaret anlaşmaları ile ilgili konuların ulusal gündemimizi meşgul edeceğinin sinyalini vermektedir.
- Türkiye’ nin 6. Evinde uzun süredir konaklamaya devam eden Satürn ise bize son bir kaç aydır yaşattığı askeri konular ile ilgili vurguyu Aralık 2015′ te de sürdürecek potansiyele sahiptir. Silahlı güçler, ulusal savunma gibi konular hepimizin dikkatlerini üzerine toplamaya Aralık ayında da aday durumda.
- Komşu ülkeler, ulaşım, İletişim, yazarlar, gazeteciler, basın -yayın özgürlüğü ile ilgili 3. Evimizde bulunan Jüpiter ise -önceki aylarda yayınladığım pek çok yazımda da defalarca belirttiğim gibi- Satürn‘ den aldığı kısıtlayıcı görünümle, bize bu konularla ilgili tatsız tecrübeleri yaşatmaya devam edecek gibi durmaktadır. Özellikle komşularımızla ilişkilerimizin gündemin en önemli maddelerinden biri olmakta ısrar etmesi ve basın -yayın-sosyal medya yasakları/kısıtlamaları ile ilgili olayların ülkemizde hala geçerliliğini sürdürmesi maalesef kısa dönemli bir etki değildir. Yukarıda kısaca değindiğim gibi 2016 senesinde Vedik Astrolojisine göre 3-9 hattına yerleşecek olan Rahu–Ketu ekseni, bizim bu alanda daha tecrübe etmemiz gereken çok önemli ve uzun soluklu olayların kapıda beklemekte olduğunu fısıldamaktadır…
Sevgilerimle,
©Hint Astroloğu
27 Kasım 2015