Hint Astrolojisine göre yılın ilk ayı, Türkiye haritası üzerinde 4 Ocak tarihinde yer değiştirip, Yay Burcu içerisine geçecek olan Venüs nedeni ile gökyüzünde sıkışmış bir enerji yaratacak olan Kala Sarpa Yoga etkisi ile başlayacak.
Türkiye’ nin 6. ve 12. Evleri arasında sıkışacak olan gezegenler, gizli düşmanlarımız, terörizm, bize karşı hareket eden güçler, halk sağlığı ve devletin harcama kalemleri ile ilgili konuları dikkat çekici hale getirecekler.
12. ve 6. evin bu oluşumla vurgulanışı ile birlikte; gizli kalmış, halkın dikkatini çekmeyen düşmanlarımız-rakiplerimiz ile ilgili bazı gerçeklerin Ocak- Şubat- Mart ayları içerisinde ifşa oluşuna şahitlik edebiliriz.
Hapishaneler, hastaneler gibi kapalı ve gözden uzak yerleri ilgilendiren sorunlar da önümüzdeki 3 aylık periyotta sıkça gündeme gelecekmiş gibi durmaktadır.
Kala Sarpa Yoga’ nın etkisi ile halk sağlığını ilgilendiren 6. Evimizin de bu oluşumda başrol oynayacak olması; devletin pandemi ile ilgili mücadele sürecinde tedbirleri Mart sonuna kadar gevşetmeyeceğini göstermekte.
Ocak ayının neredeyse tamamında Yay Burcu içerisinde konaklayacak olan Venüs, dispozitörü Jüpiter’ in güçsüz yerleşimi nedeni ile dış devletlerin de müdahil olduğu, konservatif-tutucu görüşlü bazı hamlelerin devlet namına negatif etkiler yaratacağına işaret etmekte.
13 Ocak tarihinde oluşacak Yeni Ay süreci de Venüs’ ün Yay Burcu içerisindeki bu yerleşiminden etkileneceği için Türkiye dış dünyadan gelen yeni bir tepkiyle uğraşmak zorunda kalabilir.
Yine Vedik Astrolojisine göre 5 Ocak tarihinde Yay Burcu’ nu terk ederek Oğlak Burcu ve Türkiye’ nin 8. Evi çerisine yerleşecek olan Merkür; Ocak sonu itibariyle etkisini iyice arttıracak olan iş dünyasını ve Türkiye’ nin ekonomisini temsil eden Oğlak Burcu içerisindeki Stelyum’ u iyice güçlendirmeye başlayacak.
Oğlak Burcu içerisinde oluşacak olan bu “stelyum“:
Ticari hayat, büyük firmalar ilintili bazı vergi düzenlemeler, yatırım araçları alakalı önemli karar ve uygulamaların Ocak ayının ikinci yarısı itibariyle uygulamaya alınmasına aracılık edebilir.
Bu noktadaki Plüton ve Satürn’ ün varlığı nedeni ile devlet iş hayatını ilgilendiren sert karar ve tedbirleri özellikle Ocak ayının ikinci yarısından itibaren uygulamaya koymak isteyebilir.
Hint Astrolojisine göre 14 Ocak itibariyle Oğlak Burcu içerisine geçerek güç kazanacak olan Güneş, kendisi ekonomik olarak astrolojide Altın göstergesi olduğundan, bu tarihten itibaren yine dispozitörü Satürn’ den aldığı güç ile Mart ortasına kadar değer kazanma eğilimine girebilir.
17 Ocak itibariyle Satürn, 21 Ocak itibariyle de Jüpiter’ in ülke haritamızda 8. Ev içerisinde Güneş tarafından “yanık” ve az önce bahsettiğim “stelyum” etkisi ile birlikte harmanlanmasından ötürü Mart ortalarına kadar Türkiye ekonomisinin önemli bir sarsıntı aşamasından daha geçme potansiyeli olduğunu düşünmekteyim.
Faiz, döviz, kıymetli madenler, vergi-uygulama düzenlemeleri gibi yatırım araçlarını ilgilendiren ve finans kurumları ekseninde şekillenen bazı olaylar ekonomimizi yine halkın en hassas takip ettiği konu başlığı haline getirebilir.
Bu yerleşimler ışığında halkın refahı-satın alma gücü açısından kış ayları sıkıntılı geçeceğe benzemektedir.
28 Ocak tarihinde Türkiye’ nin 2.; Yani para evinin içerisinde, karşıdan pek çok gezegeninin görünümü altında gerçekleşecek olan Dolunay süreci ise ekonomik anlamda olgunlaşan koşulların finansal ciddi sonuçlar üretebilecek patlamaya hazır bir bomba hale gelebileceğine işaret etmekte.
Halkın ekonomi ilintili daha yüksek sesle tepkilerini ifade etmesine bu Dolunay süreci ile şahitlik edebiliriz.
25 Ocak tarihinde 2021’ in ilk Retro’ sunu gerçekleştirmek için Oğlak Stelyumunu terk edecek olan Merkür, Kova Burcu içerisinde 30 Ocak’ ta “gerileme” hareketine başlayacak.
9. Evimizin temsil ettiği konularda geçmişten gelen gündem maddelerinin tekrar ortaya döküleceği bir süreci de bu gerileme hareketi ile birlikte Şubat ayı içerisinde deneyimliyor olacağız.
9. Evimiz: Adalet sistemi ile ilgili sorunları, yüksek eğitim kurum ve çalışanlarını, fanatik/tutucu görüşlü kesimleri, göçmenleri, diyaneti ve dış işleri bakanlığını temsil etmekte.
Bu konu başlıklarını ilgilendiren haberler, sırlar, ifşa olan konular özellikle Şubat ayında halkın aşırı şekilde dikkatini çekeceğe benzemektedir.
Ocak ayının tamamında Koç Burcu içerisinde konaklayacak olan Mars ise aslında ülke haritamız üzerindeki en dikkat çekici yerleşimi geçekleştiren gezegen olacak.
Çünkü Mars Koç Burcu içerisinde Şubat sonuna kadar yalnız olmayacak!
Beklenmeyeni, umulmayanı tetikleme gücüne sahip Uranüs ile Hint Astrolojisine göre 2 ay boyunca kavuşum yapacak olan agresif ve düşünmeden hareket etmeye meyilli enerjisi yüksek Mars; ülke haritamızda 11. Ev üzerinden 2., 5. Ve 6. Evlerimizi de göz hapsinde bulundurarak bu enerjiyi yayıyor olacak.
Özellikle düşmanlarımızı, terörist eylemleri, silahlı güçleri temsil eden 6. Evimizi güçlü bir göz hapsinde tutacak olması endişe verici, şok edici bazı olayların yaşanması ile birlikte silahlı kuvvetlerin ülke gündeminde daha fazla yer almasına maalesef aracılık edebilir.
Ayrıca Mars ve Uranüs’ ün kavuşum yapacağı Türkiye’ nin 11. Evi, halk hareketlerini gösteren bir nokta.
Uranüs’ ün doğası isyankâr, Mars’ ın ise öfkeli…
Bu iki gezegen’ in aksiyon seven Koç Burcu içerisinde bir araya gelip tam kavuşum içerisine girmesi beklenmedik pek çok tepkinin halk tarafından ortaya dökülmesine aracılık edebilir.
Bu tepkiler sadece Türkiye açısından değil, dünya üzerinde pek çok ülkede gösterilere dönüşme potansiyeline sahip.
- Ev aynı zamanda belediyeler gibi yerel yönetimleri de temsil etmekte.
Yerel yönetimlerin dikkat çektiği bir konu başlığı üzerinde halkın hükümete ya da otoriteye karşı bazı tepkileri Ocak- Şubat aylarında söz konusu olabilir.
Uranüs ekstreme gitmeyi seven bir gezegen olduğundan, aşırı hava koşulları ve toprak hareketleri bakımından da Mars ile yaptığı kavuşum ülkemiz açısından risk teşkil etmekte.
Zira Koç Burcundaki bu kavuşumun tam karşısındaki 5. Evimiz, en kalabalık gezegen yerleşimine sahip nokta olarak Türkiye’ nin haritasından ön plana çıkmakta.
Topraklarımızı temsil eden 4. Evimizin sahibi Merkür’ ün de bu kavuşumun göz hapsinde bulunacak olması, toprak kayması, sel, su baskını gibi risklerle Türkiye’ nin önündeki 2 ay boyunca ciddi şekilde muhatap olabileceği düşüncesini akla getirmekte.
Aslında Mars- Uranüs kavuşumu depremler açısından da oldukça tetikleyici bir enerji yayama potansiyeline sahip.
Ancak şahsi olarak Ocak ayı içerisinde yaz-sonbahar aylarında gözlemlediğim enerjinin sadece bu kavuşum ile aktif hala geçme ihtimalini zayıf olarak değerlendirmekteyim.
2-4 Ocak arası, 7 Ocak ve 25-31 Ocak arası tarihler deprem tetikleme açısından Ocak ayındaki riskli zamanlar olarak Uranüs- Mars kavuşumuna istinaden sayılabilirler…
Merak ettiğiniz tanımlar için “Kısa Bilgiler” bölümüne bakabilirsiniz.
Sevgilerimle
©Hint Astroloğu
1 Ocak 2021